“DİN NASİHATTİR”
Bu hadis, günümüzde yanlış anlaşılmakta ve yorumlanmaktadır. Hadis-i şerifi, Merhum Üstad Mehmed Âkif’in arkadaşlarından hadis âlimi Babanzâde Ahmed Na’îm, İmam Muhyiddin Nevevî (rahmetullahi aleyh)’ten tercüme ettiği Kırk Hadîs (İstanbul, h.1341-m.1922) kitabının bu hadisle ilgili dipnotlarında, son derece güzel açıklamıştır. Hadisi aynen, dipnotları sadeleştirerek aşağıya alıyoruz*:
“Ebu Rukayye Temim b. Evs ed-Dârî (radiyallahu anh)’dan;
Nebiyy-i Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz şöyle buyurdu:-Din hemen nasihattir (1). Din hemen nasihattir. Din hemen nasihattir.
-Ya Rasulallah kimin için nasihat, diye sorduk.
-Allah için, kitabı için, resulü için, eimme-i müslimin (Müslümanların idarecileri) ve amme-i muslimin (Müslümanların geneli) için (2), buyurdular. (Hadis-i şerifi, Müslim rivayet etmiştir.)”
* Dergideki ilk yayında, bilinmeyen bazı kelimelerin karşılıklarını parantez içinde vermekle yetinmiştik. Bu, o zaman yeterli sayılabilirdi; lakin hâlihazırda -o haliyle- anlaşılması zor olduğundan sadeleştirerek yayınlamayı uygun gördük.
(1) Nasihat, kin ve hileyi gönülden çıkarıp kendisine öğüt verilenin hayrını, kemalini içtenlikle arzu etmektir ki buna –tam karşılığı olmamakla beraber- hayr-hahlık (hayır sâhibi olmak; manen ve maddeten hayırlı hizmetler etmeyi ve hayırlı işler işlemeyi sevmek) ile hayr-endişlik (iyilik düşünmek, hayırlı iş düşünmek) kelimelerinden başka tabir bulanıyorum. Gerçi Türkçede öğüt manasında kullanılan nasihat da ‘kötü niyet ve düşmanlıktan salim olarak görüş belirtmek’ demek olduğuna göre sözlü nasihattir. Arapçadaysa nasihat, kavliye (sözlü) ve fiiliye (eylemli) demek olup daha genel anlamlar taşıdığından; yerine göre hulus (halislik. saflık; samimiyet, halis dostluk; içten davranmak), hayr-hahlık, hayr-endişlik gibi kelimelerle Türkçeye aktarılması lazımdır.
(2) Allah’a nasihat: Allah’a karşı halis ve temiz kalple muamelede bulunmak; Allah’ın zat, sıfat ve fiillerine, Kitap ve Sünnet’e uygun olarak inanıp ibadetlere riya karıştırmamak, ona itaatsizlikten de kaçınmaktır.
Allah’ın Kitabına nasihat: Kur’an’a halis olarak iman ile beraber muhafazası için, bozulması/değiştirilmesinden korunması için, yayılması için, ona yapılan hücumlara karşı müdafaa etmek için çalışmaktır.
Resulullah’a nasihat: Ona halis olarak iman edip tabi olup itaat etmekle beraber emir ve yasaklarına uymak; dostlarına dost, düşmanlarına düşman olmak; dinine yardım, sünnetini ihya, âl ve ashabına muhabbet gibi yüksek hasletler ile vasıflanmaktır.
Müslümanların İdarecilerine (eimme-i muslimine) nasihat: Günah olmayan hususlarda kendilerine canla başla itaattir.
Müslümanlara (amme-i muslimine) nasihat: Onlara doğru yolu göstermeye, genel ve özel menfaatleri için hizmet etmeye; iyiliği emredip kötülükten kaçındırmaya; yaşlılarına hürmet ve küçüklerine şefkat göstermeye; sözün kısası kendisi için ne dilerse onlar için de dilemeye gücü yettiğince çalışmaktır.
/// Bu hadis şerhi, Yüce Devlet Dergisi’nde (15 Eylül 1995, birinci sayı) yayınlanmıştır.