Cuma, Eylül 13, 2024

“ZÜLKARNEYN” ve UZAY

 

“ZÜLKARNEYN” ve UZAY

 

Araştırmacı Yazar İskender Türe*nin Zülkarneyn isimli kitabı, önce Timaş Yayınları tarafından 1998 yılında, daha sonra Karizma Yayınları’ndan 2000’de yayınlanmıştı. İskender Türe, bu eserinde Kehf Suresi’nde kıssası geçen Zülkarneyn ve yaptığı yolculuk hakkında çok kapsamlı bir araştırma yapmıştır. Yayınlandığında ses getirip geniş bir okuyucu kitlesine ulaşan eser, başarılı bulunmuş ve ilim ehlince takdir edilmişti.

Bu çalışmada araştırmaya konu edilen Kehf Suresi’nin 83 ila 99. ayetleridir. (Kehf Suresi’nde aynı zamanda Ashab-ı Kehf, Hızır ile Musa kıssalarının da geçmesi bu incelemeyi daha da çekici kılmaktadır.) Bu ayetlerde, kendisinin bir insan mı yoksa Peygamber mi ya da bir melek mi olduğu açıklanmayan Zülkarneyn’in; a) Güneş’in battığı yere, b) Güneş’in doğduğu yere, c) İki sedd\südd(1) arasına yaptığı, seyahatlari anlatılmaktadır.

Bu yolculuğun diğer tefsirlerde nasıl yer aldığı da geniş izahlarla anlatılmış; bu yolculuk hakkında Vehb ibn Münebbih’ten gelen rivayetler uzunca irdelenmiş. Ayrıca, klasik edebiyatımızda yazılan İskendernâmeler de ele alınarak Zülkarneyn’in şahsiyeti inceleniyor ve ayetlerde belirtilen yolculukları yapan şahsın müfessirlerin anladıkları gibi Büyük İskender, Iran Kralı Kurus, Yemen hükümdarlarından Afrikis el-Himyeri veya Hz. Idris (Hanok) olamayacağı belirtiliyor. Daha sonra klasik ve modern çağ müfessirlerinin hem Zülkarneyn’in şahsiyeti hem de yaptığı yolculuk hakkında yaptıkları tefsirler uzun bahislerle anlatılıyor. Yazar, kendi yorumunun, Zülkarneyn’in yaptığı yolculukların dünya üzerinde yapılması mümkün görülmediği olduğunu beyan edip bu yolculukların ve Zülkarneyn’in gittikleri yerlerde yaptıkları işlerin şunlar olabileceğini dile getiriyor:

a) Güneşin battığı yere yapılan yolculuk: Buna göre Zülkarneyn’in güneşin battığı yere yaptığı yolculuk, bilinen şekliyle dünyada bulunan ve güneşin batışı görülen bir yere değil, uzayda bizim güneşimiz gibi milyonlarcası olan yıldızlardan (yani güneşlerden) herhangi birisi olacağı belirtiliyor. Bu güneş, kendisine yaklaşan yıldızı içine çekip yok eden bir kara deliğe doğru gitmektedir. Allah Teala burada yaşayan canlılara Zülkarneyn’i; iman edenleri kurtarmasını, zulmedenler yani ona iman etmeyenleri, bir azabın beklediğini söylemesini isteyerek verdiği bir ‘imkan\sebeb’(2) ile oraya göndermiştir.

b) Güneşin doğduğu yere yapılan yolculuk: Zülkarneyn buraya gittiğinde üzerlerinde güneşten başka örtü olmayan bir kavimle karşılaşıyor. Geçmiş müfessirler burasının kutuplar olduğu veya bunun gibi bir yer olabileceği şeklinde tefsir etmişlerdir. Yazar, “Geceyi size örtü kıldık’ (Nebe Suresi/10) ayetinden ilham alarak örtüden maksadın gecesi olmayan bir gezegen olması gerektiğini burasının da Güvercin Takımyıldızlarında Pacht adında çift güneşli bir sistemin olduğunu, bu güneşlerin bir gezegeni olabileceğini ve burada yaşayan canlılar için gecenin söz konusu olamayacağını astronomik bilgilerle aktarıyor.

c) İki sedd\südd arasına yapılan yolculuk: Zülkarneyn burada iki sedd\südden başka bir kavimle karşılaşıyor ve bunlar, Ye’cüc-Me’cüc ile kendi aralarına bir set yapmalarını istiyorlar. Bu canlılar, buna karşılık bir vergi verebileceklerini de söylüyorlar. Dünyada böyle bir yerin olamayacağından yola çıkarak bu hadisenin uzayda olabileceği söylendikten sonra Zülkarneyn’in yaptığı seddi ya da süddü, uzun ve bilimsel bir izahla açıklıyor.

Evet, bu yeni bir kitap değil ama önemli bir eser; bir suredeki bir kıssayı konu edinmiş olduğu halde çok başarılı ve aydınlatıcı bir tefsir çalışması… Yazarından da, vadettiği Ye’cüc-Me’cüc hakkındaki araştırmayı bekliyoruz.

(1) Südd okunuşu ve manası İskender Türe’ye ait bir yorumdur ve delilleri kitabın ilgili bölümünde verilmektedir.

(2) Sebeb ve imkân’ın anlamları ve ne olabileceği hakkında geniş bilgi için kitaba başvurulmalıdır.

 

 

*İskender Türe’nin özgeçmişi için bkz. http://www.yucedevlet.com/necip-fazil-kisakurekin-eserlerindeki-temel-dusunceler-uzerine.html  .

*Bu yazı, Hayreddin MERAL tarafından Şubat 2008’de kaleme alınmıştır. Yazı, 02 Mart 2008’de yucedevlet.com’a eklenmiş, (Aralık 2011′de sitemiz yeniden yapılandırılmadan önce) 4084 kere okunmuştur.